Vehbi Kaya

Tarih: 22.08.2025 09:07

Harfiyatın altında çok kişi kalır

Facebook Twitter Linked-in

Antalya gündemi artık Türkiye gündeminden farksız. Sabah başka, öğlen başka, akşam bambaşka bir manşet… 

Öyle bir bilgi kirliliği var ki, kime inanacağımızı şaşırır olduk. 

 

Bugün konuşulan yarın inkâr ediliyor; yarın gündeme gelen bir sonraki gün unutuluyor.

Şimdi ortalıkta dolaşan iddia şu: 

Antalya’daki hafriyat dosyalarının savcıların merceği altında olduğu söyleniyor. Eğer gerçekten böyle bir inceleme başlatıldıysa, taşların yerinden oynaması işten bile değil. Çünkü hafriyat dediğimiz mesele sadece kamyon ve molozdan ibaret değil; milyonların döndüğü, siyasetle bürokrasinin ve iş dünyasının iç içe geçtiği koca bir sektör.

 

Şunu açıkça söylemek lazım: 

Şimdilik kesin bilgi yok. “İşkembeyi kübradan” sallamanın anlamı yok. Ama bir gerçek var ki, eğer dosya gerçekten açıldıysa, sayfaları çevrildikçe altından çok ama çok kişi çıkar.

Üstelik mesele sadece taş, toprak, hafriyat değil. 

 

Antalya gibi sürekli şantiye halinde olan bir şehirde bu işin altına girerseniz ihaleler çıkar, izinler çıkar, imzalar çıkar; hatta hiç beklenmedik isimler karşınıza çıkar. Bir bakarsınız iş dünyasının tanınmış bir isminin adı geçer.

Antalya’nın yıllardır dillere destan olmuş bir lafı vardır:

“Şehrin en kârlı işi ya turizm ya da inşaat.”

Turizmde skandallar sezonla sınırlı kalır ama inşaatta, hele hafriyatta, sezon 365 gündür.

İşte bu yüzden, eğer savcılar gerçekten düğmeye bastıysa, 

bu dosya sadece bir adli süreç değil; kentin ekonomik ve siyasi dengelerini de altüst edecek bir fırtınaya dönüşebilir.

Velhasıl kelam… 

Birileri hâlâ “bir şey çıkmaz” diye düşünüyorsa yanılıyor. 

Çünkü Antalya’nın taşı, toprağı, molozu sıradan değil; altından koca bir düzen çıkabilir. İktidarlar gelir geçer. Siyasetçiler, bürokratlar, zengin-fakir hepsi gelip geçicidir. Baki olan devlettir.

Unutmayalım: Türk devleti ne bir gün yaşlanır, ne de gençleşir… 

Hep 18 yaşında kalır.

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —