Vehbi Kaya

Tarih: 02.10.2025 09:17

Antalya’nın Kralları

Facebook Twitter Linked-in

Antalya sokaklarında günlerdir konuşulan hafriyat operasyonu, sadece bir yolsuzluk hikâyesi değil; hayatın acı bir aynası.
Dün ihalelerin başında söz sahibi olan, masalara yumruğunu vuran, iş dünyasında “dokunulmaz” gibi görünenler, bugün kelepçelerle adliyeye çıkarılıyor. Dün sokaklarda krallar gibi gezenler, bugün gazetelerde ve sosyal medyada zanlı olarak yazılıyor.

Gözaltına alınanların veya serbest bırakılanların hepsini peşinen suçlu ilan etmek yanlış olur. Ama bir gerçek var: artık devletin kayıtlarına girdiler. İsteseler de istemeseler de “mimlendiler”. Bu gerçeği kimse inkâr edemez.

Dün güç gösterisi yapanlar, bugün yalnızlık ve sessizlikle baş başa. Dün tahtlarında göklere yükselenler, bugün kendi yarattıkları kibir imparatorluklarının yıkıntıları arasında. Zaman, insana en acı dersleri veren öğretmendir.

Dün alkışlananlar bugün sessizliğe gömülmüş. Dün gölgelerinden korkulanlar, bugün selam verecek, selam alacak kimse bulamaz hâle gelmiş. Dün “tahtımız sarsılmaz” diyenler, devranın döneceğini, saraylarının tuzla buz olacağını hiç düşünmemiş. Hep böyle olmuştur; isteseler de istemeseler de devran döner…

O eski krallar, yalnızlık içinde geçmişleriyle baş başa. Dün dalkavukların el üstünde tuttuğu adamlar, bugün sessizliğin içinde, kendi seslerini bile duyamıyor.

Asıl ibretlik olan: Dün korkuyla boyun eğenler, bugün kralların hâllerine bakıp sessizce düşünüyor. Dün “efendim” diye diz çökenler, bugün “işte bunlar mıymış” diye küçümseyerek anlatıyor.

Antalya’nın kralıyız diyenler, bugün içine düştükleri durumla aslında ibret alınması gereken bir acı ders veriyor. Tahtlar devrildiğinde, güç ve şöhret bir anda eriyor; insan sadece kendi yaptıklarıyla baş başa kalıyor.

Velhasıl kelam…..

makamlar, şöhretler, güçler hepsi bir gün biter.
Geride kalan tek şey, ardında bıraktığın izdir.

Ya onurla hatırlanırsın, ya da kendi kibir imparatorluğunun yıkıntıları arasında kaybolursun.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —