DUMAN DAĞILMADAN YENİ YANGINLAR.
Henüz Eskişehir’deki yangının dumanı dağılmadan, 10 insanımızın ardından gözyaşı dökerken; ülkenin dört bir yanından yükselen alev haberleri yalnızca gözümüzü değil, vicdanımızı da kamaştırıyor.
Oysa bu ateş sadece ağaçları yakmıyor. Çam kozalaklarını, serçeleri, sincapları, kaplumbağaları, keçileri, köyleri, ormanı, geçmişi… Ve geleceği.
ALEVLER DEĞİL, SORUMLULUKTAN KAÇIŞ YANIYOR.
Peki biz neyi izliyoruz?
Alevleri mi, yoksa sorumluluktan kaçışları mı?
Antalya başta olmak üzere, Akdeniz hattı her yaz ateşe teslim. Aksu, Alanya, Gazipaşa, Kemer, Manavgat, Kepez, Muratpaşa, Konyaaltı... Her biri yangınla sınanıyor.
Sadece ağaçlar değil; insanlık, milyonlarca canlı kül oluyor.
AKSU VE MURATPAŞA YANGINLARI MERCEK ALTINDA ALINMAL
I.
Geçtiğimiz günlerde Aksu’da ve Muratpaşa’da çıkan orman yangınları, aynı senaryonun yeni sahneleri gibi.
Sıcak hava ve rüzgâr bahanesi hazır. Ama bu bölgelerde daha önce de benzer yangınların ardından yapılaşmalar, projeler, imar hamleleri dikkat çekmişti.
Şimdi soruyorum:
Aksu ve Muratpaşa’daki yangınların gerçek nedeni ne?
Bu bölgelerdeki ormanların ardından hangi projeler gündeme gelecek?
Bu sorulara yanıt aramak, gazeteciliğin, yurttaşlığın ve vicdanın gereğidir
.
BAHANELER HAZIR.
Birileri çıkıp cam şişelerden, mercek etkisinden bahsediyor. Başkaları ‘sigara izmaritinden’ diyor. Kundaklama iddiaları havada uçuşuyor.
Kimine göre yeni otel alanı açılıyor, kimine göre rant planları devreye giriyor.
Ama bir şey eksik:
Gerçekler.
SEMBOLİK SORUŞTURMALAR MI?.
Yanan ormanda hesap vermesi gereken kimse görünmüyor.
Vatandaşın soruşturmalar bakışı “bir iki sembolik soruşturma” Birkaç tutuklama ve ardından yine bildiğimiz sessizlik. İnşallah böyle değildir.
Daha dün 10 can gitti Eskişehir’de. Hayatlarının baharındaki insanlar…
Onları hangi açıklama geri getirecek?
YANAN CANLILARIN HESABINI KİM VERECEK?
Ormanda yanan on binlerce canlı…
Onlar için savcılar iddianame hazırlasa da, sonuçlar kamuoyuna tam olarak açıklanmıyor.
Ormanları yakan caniler belki de hâlâ aramızda dolaşıyor, belki de elde edeceği rantın keyfini çıkarıyor.
KADER DEĞİL, RANTIN
Bir soru daha sormak istiyorum:
Eğer orman yangınları “RAND” değişe, neden hep aynı bölgelerde çıkıyor?
Eğer bu sadece doğa olayıysa, neden hemen ardından projeler beliriyor?
Bu soruların cevabı yok. Ama ormanlar yanmaya devam ediyor. Ciğerlerimiz kavruluyor.
Ve biz hep aynı cümleyi kuruyoruz:
“İnşallah büyümeden söndürülür.”
ARTIK YETMİYOR.
Dua yetmiyor. Temenniler yetmiyor. Bahaneler de.
Çünkü yanan sadece orman değil.
Ekolojik denge, İnsanlığımız da kül oluyor.
Velhasıl kelam …..
-Sizin de canını ciğerleriniz yansın hiç sönmesin ..
-Gazeteciler, sivil toplum ve halk olarak artık izlemek değil, sorgulamak zorundayız.
Aksu’da, Muratpaşa’da, ülkenin dört bir yanında ormanların kaderine terk edilmesine seyirci kalamayız.
Bu sadece çevre mücadelesi değil, insanlık mücadelesidir.