Toplum olarak gerçekten de çelişki içinde yaşıyoruz.
Özelikle de Antalya’da.
Siyasete, ticarette, kimin eli kimin cebinde belli değil.
Yan yana gelemezler dediğiniz siyasetçiler konu çıkar olunca kol kola girebiliyorlar.
İş dünyası farklı mı?.
İş dünyasında da durum farklı değil. Dün destek verdikleri parti ya da aday seçimi kaybettiği gün. Hatta seçim gecesi sandıklar açıldıktan kısa süre sonra kazananın yanında olabiliyorlar.
KILIF HAZIR…..
Mesela,
Dün nerde olursa olsun hırsız bizdense hırsızlarımıza dahi iyi kılıf buluyoruz.
Mutluluğa kılıf bulabiliyoruz.
Sevincimize kılıf bulabiliyoruz.
Kötülüğe kılıf bulabiliyoruz.
Kaderimize, kederimize hem de süslü büslü kılıf bulabiliyoruz .
Velhasıl kelam.
Acıya, Tatlı’ya Paraya pula, hovardalığımıza, ölüme, kalıma, yaşama dair hayatta kalmak uğruna her şeye kılıf buluyoruz.
Çünkü
Yaşananları ve olayları kendimize göre değerlendiriyoruz.
Oysa toplumun menfaatine veya da toplum adına düşünebilsek bugün bunları konuşmazdık, yazmadık.
Şimdi düşünün, Japonya'da bir mühendis , başbakan, belediye başkanı, meclis üyesi, siyasetçi veyahut herhangi kamu görevlisi bir yolsuzluğu ortaya çıkınca harakiri “(intihar) yapıyorlar.
Biz de işe tam tersi.
"Adam işini biliyor"
“Çalıyor ama çalışıyor” Diyerek hemen kılıf buluyoruz.
Size dünyadan birkaç örnek vereceğim……….
-Japonya Başbakanı Fumio Kishida, iktidar partisi LDP ile ilgili yolsuzluk iddiaları sonrasında kabine değişikliğine gitti. Baş Kabine Sekreteri Hirokazu Matsuno'nun da aralarında bulunduğu 4 kişi görevden ayrılırken, yerlerine yeni isimler atandı.
-Adı bir konut kredisi skandalına karışan ve görevini kötüye kullandığı iddia edilen Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff istifa etti. Yargılandı. Yasalar Cumhurbaşkanı diye imtiyaz tanımadı.
-Beğenmediğimiz katil İsrail'de dahi savcılar dava açıyor. Cumhurbaşkanı ve Başbakan, bakanlar yargılanıyorlar.
Bizde ise evlere şenlik durum var.
“Hırsızlar hırsız diyorsun” En iyi ihtimalle Karakoldan hakkında şikâyet var ifadeye çağırılıyorsun. Adam kelli felliyse, bir de siyasi gücü varsa, birde ülkeyi yöneten iktidar partisine yakınsa yandınız. Yazıp çizdiyseniz ya da haber yapmışsanız , sosyal medya paylaşımı yapmışsanız yandınız!!!
Hem de nasıl yandınız!!!
Sabaha karşı çat diye polis evininizin kapınıza dayanır.
Hangi Parti’den, dünya görüşü ne olursa olsun bizim seçtiğimiz, bizim seçip göreve getirdiğimiz yöneticiler, siyasiler “Hırsıza ses çıkarmadıkları gibi birde sahip çıkıyorlar.” Oysa gelirken, “hırsızlıklara, yolsuzluklarla mücadele edeceğim” diyerek aktüelleşiyoruz.
Sonra ne yapıyorlar?
“Dün dünde kaldı cancazım”
Toplum olarak,
“Benim Hırsızım iyi senin hırsızın kötü” fikrini kanıksadık.
Not: hukukçulara danışarak önemli bir dosyasını hazırlıyoruz.
Bizi takip edin…