Sarayın çevrelerinde mutlu bir sosyete azınlık, çift dikiş maaşlar, ballı yönetim kurulu üyelikleriyle günlerini gün ederken milletin çocukları işsiz, çaresiz, aç, perişan, harap ve bitap.
AKP Siyasi İktidarı işsizlik, yolsulluk ve yolsuzluklar konusunda, dış borçlar konusunda, israf konusunda Millete verdiği sözleri unutmuş, yandaş ekonomisini hayata geçirmiştir. Bugüne kadar uyguladığı ekonomik politikalar iflas etmiş, halkımız ekmeğe muhtaç hale gelmiştir. Hane halkı borçlu, çaresi, muhtaç ve özellikle gençlerimiz işsiz durumdadır.
Devletin köklü kurumları gerçekleri örtbas etmekte, sayıları çarpıtmakta, halkın gerçeklerine karşı sarayın hesap makinesini kullanmaktadır.
Sarayın Pembe gözlükleriyle ve sarayın hesap makinasıyla, halkın gerçeklerini göremezsiniz, çarşı pazarı hesap edemez ve yalanlarla gerçekleri örtemezsiniz. Görünen gerçeklere baktığımızda; Hayat sadece saraya güzel, Millet ise yiyecek ekmek bulamıyor. Bu durumu Halkın abarttığını söyleyen Sarayın çözümü ise belli; Ekmek bulamayanlar, pasta yesin!
Üniversite mezunu dahil, tüm gençlerimiz işsizlikten bunalmış durumdadır. 15-24 yaş arası gençlerde işsizlik (TUIK ‘in çarpık rakamlarıyla bile) yüzde 27,1 olduğu ülkede umutlar tükenme noktasına gelmiştir.
Halbuki; “İşsizliğe karşı korunma” Anayasal bir haktır, “Çalışma” ödev olduğu kadar aynı zamanda bir İnsan hakkıdır. İş Talep etmek Hukuki ve İnsani bir hak olduğu gibi, İşsizliğe karşı korumak ve İş vermekte devletin zorunlu görevidir.
Avrupa Sosyal Şartında, özgürce iş edinimi, adil çalışma koşulları, güvenli ve sağlıklı yaşama, örgütlenme özgürlüğü, çocuk ve gençlerin korunma hakkı, ayrımcılık yasağı, fesihte korunma hakkı gibi geniş bir yelpaze içerisinde hak ve etki kullanmayı öncelikle sıralamıştır.
Avrupa Sosyal Şartı “Çalışma Hakkı” başlığı altında; Tam İstihdamı gerçekleştirmek amacıyla olabildiğince yüksek ve istikrarlı bir istihdam düzeyine ulaşmayı ve bu düzeyi korumayı başta gelen amaç ve sorumluluklardan biri saymayı taahhüt eder. Demektedir.
Anayasamızın 49. maddesine göre de, “Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları korumak, çalışmayı desteklemek ve işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır.” denmektedir.
İnsan hakları evrensel beyannamesi 23. Maddesinin 1. Bendinde ise “Herkesin çalışma, işini özgürce seçme, adil ve elverişli koşullarda çalışma ve işsizliğe karşı korunma hakkı vardır.” Denmektedir.
Bütün bu hukuki ve İnsani düzenlemelere göre; bu ülkenin vatandaşı ve öncelikle İnsan olarak “çalışma ve işsizliğe karşı korunma hakkı” mız bulunmaktadır. Ülkeyi yönetenler bu hakkı yok sayamaz, ellerini iki yana açıp, dudaklarını bükemezler. 18 yıldan beri ülkeyi yöneten Siyasi İktidar beceriksizliğinin faturasını gençlere ve ailelerine yükleyemez.
Milleti işsiz, muhtaç, aç ve perişan duruma düşüren AKP Yönetiminin sorgulanması gerekmez mi?
Genç arkadaşım; yukarıda sıralanan Anayasa ve İnsan Haklarının açıkk hükümlerine dayanarak “Hak verilmez alınır” sloganı ışığında, Anayasal ve İnsan Haklarına dayalı “İşsizliğe karşı korunma ve Çalışma Hakkı” mızı aramaz ve sorgulamaz isek; AKP Siyasi iktidarının bu konuda kolunu kıpırdatmayacağı açık ve net değil mi?