Sarayın etrafındaki mutlu bir sosyete azınlık, çift dikiş maaşlar, ballı yönetim kurulu üyelikleriyle günlerini gün ederken milletin çocukları işsiz, çaresiz, aç, perişan.
Avrupa Sosyal Şartı, özgürce iş edinimi, adil çalışma koşulları, güvenli ve sağlıklı yaşama, örgütlenme özgürlüğü, çocuk ve gençlerin korunma hakkı, ayrımcılık yasağı, fesihte korunma hakkı gibi geniş bir yelpaze içerisinde hak ve etki kullanmayı öncelikle sıralamıştır. 'Çalışma Hakkı' başlığı altında Devlete görevler vermiştir.
1-Tam İstihdamı gerçekleştirmek amacıyla olabildiğince yüksek ve istikrarlı bir istihdam düzeyine ulaşmayı ve bu düzeyi korumayı başta gelen amaç ve sorumluluklardan biri saymayı;
2-Çalışanların özgürce edindikleri bir işle yaşamlarını sağlama haklarını etkili biçimde korumayı;
3-Tüm çalışanlar için iş bulma hizmetleri kurmayı ya da sürdürmeyi;
4-Uygun mesleğe yönelme, eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerini sağlamayı ya da teşvik etmeyi taahhüt eder” demektedir.
Anayasamızın 49. maddesine göre, “Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları korumak, çalışmayı desteklemek ve işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır.” demektedir.
AKP Siyasi İktidarı İŞSİZLİK, YOLSULLUK ve YOLSUZLUKLAR konusunda, DIŞ BORÇLAR konusunda, İSRAF konusunda verdiği sözleri unutmuş, yandaş ekonomisini hayata geçirmiştir. Uygulanan ekonomik politikalar iflas etmiş, halkımız ekmeğe muhtaç hale gelmiştir. Hane halkı borçlu ve işsiz durumdadır. Üniversite mezunu gençlerimiz işsizlikten bunalmış durumdadır. Gençlerde işsizliğin %25 olduğu bir ülkede umutlar tükenme noktasına gelmiştir.
Artık, Yalan söylemekten vazgeçin, Gerçekleri konuşalım ve çözüm üretin. Halkın gerçeklerine , Sarayın Pembe gözlükleriyle bakmaktan vazgeçin. Lafla peynir gemisi yürütmekten vazgeçin, Hayat sadece saraya güzel, biz ekmek bulamıyoruz. İş, Ekmek, özgürlük istiyoruz.