9380,95%0,45
37,90% 0,30
42,94% 1,61
3957,95% 2,25
6383,07% 2,67
Dördüncü Antalya Diplomasi Forumu (ADF-2025) kapsamında “Avrupa Güvenliği, Kritik Dönemeçte (360) ” başlıklı panel düzenlendi.
Panelde konuşmacılar arasında Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiha ve Dışişleri Bakan Yardımıcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Mehmet Kemal Bozay da yer aldı.
Sibiha, burada yaptığı konuşmada, dün Ukrayna tam ateşkesi destekleyeli bir ay olduğunu belirterek, "Buna rağmen Rusya, teröre ve savaşmaya devam ediyor. Bazı istatistikler var; 70 füze, 200 binden fazla insansız hava aracı ve güdümlü hava bombası atıyor, özellikle de sivillere. Bu, açık bir şekilde bütün dünyaya kimin barışı istediğini kimin savaş istediğini gösteriyor zaten" dedi.
Sibiha, Avrupa ve Ukrayna güvenliğine ilişkin şunları söyledi:
“Ukrayna güvenliği ve Avrupa güvenliği birbirinden ayrılmaz bir ikili. Bu yüzden de görüşüm için kusura bakmayın ama Ukrayna, Avrupa güvenliğinin geleceğini şekillendiriyor. Sadece Avrupa güvenliğini değil, aynı zamanda Transatlantik güvenliğini de şekillendiriyor. Avrupa güvenliği Asya için önemli, Orta Doğu için önemli ve Afrika için önemli. O yüzden doğrudan bağlantılı bunlar birbirine.
“Rusya, Helsinki Senedi’nin on ilkesini ihlal etmiş durumda”
Rusya, Helsinki Senedi’nin on ilkesini ihlal etmiş durumda. Bu yıl aynı zamanda Birleşmiş Milletler (BM) şartının da 80’inci yılı. Uluslararası hukuk hukuktur; bir beyan değildir, basit bir bildirge, basit bir söz değildir. Bu yüzden de görüyorsunuz ki 24 Şubat’ta, bu uluslarası sistemin artık işlerliğinin olmadığının da kanıtı Ukrayna. Bunun kanıtıyız, ülke olarak. Bu sistem adil değil, ek destek araçlarına ihtiyacımız var, reformlara ihtiyacımız var. BM’nin reforme edilmesi gerekiyor. Aynı zamanda Cenevre Sözleşmesi’nin de güncellenmesi gerekiyor. Sadece Ukrayna’da değil, dünyanın farklı coğrafyalarında zalimane şeyler oluyor, Suriye’de mesela. Bu yüzden de bu araçları, Cenevre Sözleşmesi’ni güncellememiz gerekiyor ve Ukrayna olarak böyle acı bir deneyimimiz olmasına rağmen biz katkı sağlamaya hazırız.
Ukrayna, barış istiyor. Bu savaşı bu yıl sonlandırmak istiyoruz. Ama şu da önemli, bunu manipüle etmemek gerekiyor. Adil, kapsamlı bir barış istiyoruz. Bu savaş, Ukrayna’da nasıl bitecek, bunun temeli Avrupa güvenlik mimarisine bağlı. Avrupa’daki her bir ailenin güvenliğine bağlı. Bu yüzden adil, kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşmak temelden önemli. Şimdi adil barışa ulaşmak için başka fırsatlarımız da var, başka araçlarımız da var. Rusya’nın nasıl durduğu ve ABD’nin nasıl durduğu belli. Tarif çok kolay aslında: ABD’nin angajmanı ve liderliğinde, Rusya’nın saldırılarının ne pahasına olduğunun bilinmesi gerekiyor ve Ukrayna’nın desteklenmesi gerekiyor.”
Bozay: “Mevcut sorunlarla kolektif bir şekilde başa çıkabiliriz”
Dışişleri Bakan Yardımıcısı Bozay da Türkiye’nin jeopolitik konumu üzerinden Avrupa güvenliğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bozay, “Biz üç farklı boyuttan bahsediyorduk ama şimdi dördüncü panik ve kaotik ortamın olduğu durumdan bahsedebiliriz. Farklı bir açıdan bakabiliriz. Farklı açıdan baktığımız, Pandora, tek bir kutu bırakmamış dünyaya. Aslında Pandora’nın Orta Doğu, Afrika, Kafkaslar, Balkanlar, Ukrayna’ya bırakılan birden fazla kutusu varmış” dedi.
Bozay, şöyle konuştu:
“Bu yukardan bırakılan kutulara baktığımızda da tabii ki BM gündeme geliyor. BM, savaş kapsamında başarıya ulaşmak için ortaya çıkartıldı, ancak biz başarıya ulaşmadık. Nelerin yanlış gittiğini takip etmemiz gerek. İlk olarak bütüncül bir yaklaşım sergilememiz gerekiyordu. Bizim bu noktada ayrışmaz bir güvenlik ortaya koymamız gerekiyordu. Türkiye’nin perspektifinden bütün düzenlemelerin olması gerekmekte. NATO’nun üyesi olduğumuzda o zaman NATO’nun misyonlarını ortaya koymamız gerekiyor. Brüksel’in Ankara’ya, Ankara’nın Londra’ya, Londra’nın Oslo’ya, Oslo’nun da Brüksel’e ihtiyacı var.
Bir de nasıl verimli güvenlik araçları ortaya çıkartabiliriz, savunma sanayinde ortak anlaşmalarla nasıl ilerleyebilir ve verimli üretim sağlayabiliriz, bunlara bakmalıyız. Bunlarda toplu ve birlikte çalışmayla gerçekleşebilir. Avrupa ayağını NATO’da kullanabiliriz, bu da NATO’nun zayıflamasına neden olmadan olmalıdır. Bu bizim NATO üyesi olarak görüş acımızdır.”