KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Trabzon’da; "Kıbrıs Türk halkı ana vatanının da desteği ile çok olumsuz koşullardan geçerek, destansı bir mücadele vererek bugünlere geldik. Tek bir destekle bir kendimize duyduğumuz güven diğeri ana vatanımıza duyduğumuz güven. Kıbrıs Türkü, Türk ulusunun kopmaz bir parçasıdır. Biz o adaya aydan gelmedik Anadolu’dan geldik” dedi.
KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, bir dizi programa katılmak için geldiği Trabzon’da Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde öğretim üyeleri ve öğrencilerle bir araya geldi. Bakan Ertuğruloğlu, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"KIBRIS DESTANSI BİR MÜCADELE VEREREK BUGÜNLERE GELDİ"
"Her zaman vurguladığımız gibi Kıbrıs meselesi sadece Kıbrıs Türkünün meselesi değil Türk ulusunun meselesidir. Kıbrıs Adası’nın bulunduğu coğrafyaya baktığımızda ne kadar büyük ülke ve örgüt varsa hepsinin çıkarlarının söz konusu olduğu bir coğrafyadan bahsediyoruz. Amerika o bölgede, Rusya orada, Çin orada, İsrail orada, Arap ülkeleri orada, Avrupa Birliği orada. Orada olmayan yok. Bütün bu aktörlerin ulusal çıkarları o coğrafyadan geçiyor. Enerji kaynakları, ticaret yolları o coğrafya da ve bütün bu aktörler kendi ulusal çıkarları doğrultusunda o coğrafyada siyaset yapma gayreti içerisindeler. Etki altına aldıkları ülkeleri kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmek gayreti içerisindeler. Kıbrıs Türk halkı ana vatanının da desteği ile çok olumsuz koşullardan geçerek, destansı bir mücadele vererek bugünlere geldik. Tek bir destekle bir kendimize duyduğumuz güven diğeri ana vatanımıza duyduğumuz güven. Kıbrıs Türkü, Türk ulusunun kopmaz bir parçasıdır. Biz o adaya aydan gelmedik Anadolu’dan geldik.
"BU BİZİM ALEYHİMİZE ÇALIŞAN BİR STATÜKO"
Kıbrıs konusunun özünü kaçırdığımız zaman ne bugününü anlayabiliriz, ne geleceği çözebiliriz. Rum tarafına veya Yunanistan tarafına sorarsanız Kıbrıs sorunu 1974’te başlayan onların ifadesiyle bir Türk istilası ve devam eden Türk işgalidir Kıbrıs sorunu. Sorunu bu şekilde tarif ettikleri için sorunun çözümü de Türk istilasının sona erdirilmesi, Türk askerinin adadan çıkması. Rum dünya tarafından Kıbrıs Cumhuriyeti hükümeti olarak kabul gördüğü sürece, biz de o devletin toplumuymuşuz gibi muamele gördüğümüz sürece ortak zemin yoktur ve olmayacaktır. Dünyanın Kıbrıs Rum’unu Kıbrıs Cumhuriyeti diye tanımaktan vazgeçmesine yönelik bir görüntü var mı, yok. Olması gerekmez mi, gerekir. Bunu yaratmaya çalışıyoruz, bunu zorlamaya çalışıyoruz. Statükoculukla suçlanıyoruz. Diyoruz ki; çok yanlış tarif ediyorsunuz statükoyu koruyan sizsiniz, statükoyu zorlayan biziz. Statükoda neyi kastettiğinize bağlı. Statüko Rum’un Kıbrıs Cumhuriyeti diye kabul edilmesi, bizim de onun toplumu diye görülmemiz statüko bu. Bu bizim aleyhimize çalışan bir statüko."