11007,37%0,81
42,52% 0,07
49,55% -0,06
5743,85% -0,15
9322,75% 0,27
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, dünya ülkelerinden önce 5 Aralık 1934’te Türk kadınlarına
armağan ettiği seçme ve seçilme hakkı, kadınların toplumsal hayatta güçlenmesine ışık
tutmaya devam ediyor. Bu önemli hakkın 91. yılı, Kepez’de düzenlenen ‘Güçlü Kadınlar,
Güçlü Yarınlar’ paneliyle anlamlı bir şekilde kutlandı. Kepez Belediyesi ev sahipliğinde,
Konyaaltı Lions Kulübü işbirliğiyle Antalya Bilim Merkezi’nde düzenlenen panel hukukçu ve
akademisyenleri bir araya getirdi. Panele, Hukukçu Figen Çalıkuşu, Prof. Dr. Nurşen Adak ve
Av. Pınar Toğaç Bulut konuşmacı olarak katıldı. Moderatörlüğünü Burçin Çakın Boyacı’nın
üstlendiği panelde, Hukukçu Figen Çalıkuşu ‘Erkek Egemen Toplumda Kadın Olmak’, Prof.Dr.
Nurşen Adak ‘Türkiye’de Kadın Hakları Mücadele ve Kazanımları’, Av. Pınar Toğaç Bulut ise
‘Türk Kadınının Siyasi Tarihi’ni anlattı.
KADINLAR DEĞİŞİRSE DÜNYA DEĞİŞİR
Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren Kepez Belediyesi Başkan Yardımcısı Evrim Yalçın,
Başkan Mesut Kocagöz’ün sevgi ve selamlarını ilettiği konuşmasında, “Ulu Önder Mustafa
Kemal Atatürk’ün bizlere açtığı yolda, Cumhuriyetimizin kadınlarını ön plana çıkaran tarihi bir
güne hep birlikte eşlik ediyoruz. Bugünü, ‘Güçlü Kadınlar, Güçlü Yarınlar’ başlığıyla daha da
anlamlandırarak değerli konuklarımızı ağırlıyoruz. Bu anlamlı günde bizlere destek veren tüm
katılımcılarımıza teşekkür ediyoruz. Konyaaltı Lions Kulübü’ne, belediyemizle
gerçekleştirdikleri iş birliği için ayrıca şükranlarımızı sunuyoruz. Neşet Ertaş’ın “Kadınlar
insandır, biz erkekler ise insanoğlu” sözlerini hatırlatarak, “Kadınlar değişirse dünya değişir.
Kadınlar güzelleşirse, dünya güzelleşir” dedi.
ÜLKENİN KURTULUŞU İÇİN MÜCADELE ETTİLER
Panelin açılışında konuşan CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı da; Cumhuriyetin kurucusu
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, kadınların cephede erkeklerle birlikte ülkenin kurtuluşu için
büyük mücadeleler verdiğini ve önemli katkılar sunduğunu vurguladı. Atatürk’ün, eğitim
devrimini hayata geçirirken birçok kadını yurt dışına öğrenim görmeye gönderdiğini
hatırlatan Kamacı, “Onlar orada aldıkları eğitimle adeta birer ateş olarak ülkemize dönmüş ve
kadın devriminin kıvılcımını yakmışlardır” dedi. Kamacı, kadınların 91 yıl önce elde ettikleri
seçme ve seçilme hakkını kazandıklarını belirterek, “Bu büyük kazanımı elde eden tüm
kadınlarımızı kutluyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
YILMAYACAĞIZ; BAŞIMIZ DİK, HAK ETTİĞİMİZİ ALACAĞIZ
Panelin moderatörü Burçin Çakın Boyacı, “Bugün kalbimiz biraz buruk fakat boynumuz bükük
değil. Hala istediğimiz noktada değiliz; kırgınız ama küs değiliz. 91 yıl sonra kadın kotasının
hala dolmuyor oluşu bizleri rahatsız etse de, mücadelemizi yüreğimize katık ettik.
Yılmayacağız; başımız dik, hak ettiğimizi er ya da geç alacağız” dedi. Seçme ve seçilme
hakkının 91. yılını kutladıklarını belirten Boyacı, “Aslında bunu yalnızca bir seçme ve seçilme
hakkı olarak görmemek gerekir. Bu hak, kadınların toplumsal hayatta var olabilmesinin,
eşitlik mücadelesinin ve özgürleşmesinin temel taşlarından biridir” ifadelerini kullandı.
KADINLAR AKTİF OLARAK HAYATIN İÇİNDE
Antalya Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı ve Antalya eski Milletvekili Hasan Subaşı da
panelin açılış konuşmasında söz aldı; “Bu anlamlı günü düzenledikleri için Kepez Belediyemizi
ve Konyaaltı Lions Kulübü’nü kutluyorum. Atatürk’ü bir kez daha minnet ve şükranla
anıyorum. Henüz birçok ülkede kadınlara bu haklar verilmemişken, Atatürk Türk kadınına bu
hakları kazandırmıştı. Bugün geldiğimiz noktada öğretmenlerimize, doktorlarımıza ve pek çok
meslek grubuna baktığımızda kadınlarımızın aktif olarak hayatın içinde yer aldığını ve eşitliği
görüyoruz. Ancak kadınların her zaman dile getirdiği ve mücadele verdiği gibi, siyaset
hayatında bu haklar verildiği günden bu yana ilerleme değil, ne yazık ki zaman zaman
gerileme olduğunu da müşahede ediyoruz. Sorun kadınların mücadelesinde değil; belki de
Türk siyasetinin çok çekişmeli, çok zorlu bir yapıya dönüşmesindedir. Bu nedenle kadınların
mücadelesinin yanında, siyasetin de topyekün bir düzenleme ve iyileştirmeye ihtiyaç
duyduğu açıktır” dedi.
KADINLAR MÜCADELEYLE HAKLARINI KAZANDILAR
Konyaaltı Lions Kulübü Başkanı Av. Pınar Toğaç Bulut, 5 Aralık ve 8 Mart’ın toplumda çoğu
zaman yanlış anlaşıldığını belirterek başladı. Bulut, “Kadınlar bu haklarını büyük bir
mücadeleyle kazandılar. 1934 yılı öncesinde kadınların başlattığı çok ciddi bir hak arayışı ve
örgütlü bir mücadele vardır. Ancak biz bunları çoğu zaman görmezden geliyoruz. Bu nedenle,
Türk kadını olarak asıl kutlamamız gereken gün bugün. Bugün bizim günümüz; hepimiz için
mutlu ve kutlu olsun” diye konuştu.
BU SADECE KADIN SORUNU DEĞİL
Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı ve AÜ Kadın Çalışmaları – Toplumsal Cinsiyet
Eşitliği Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nurşen Adak, konuşmasında kadın sorunlarının kadın
haklarıyla olan bağını ele aldı. Adak, “Kadın sorunu, sadece kadınların sorunu değildir; aslında
kadın–erkek eşitsizliğinin yarattığı toplumsal sorunlardır. Bu sorunlar hem kadınların hem
erkeklerin sorunudur ve ancak birlikte çözülebilir. Örneğin siyasetteki sorunları sadece
kadınlarla konuşarak çözebilir miyiz? Hayır. Bunları erkeklerle dayanışma ve iş birliği içinde
çözebiliriz” dedi.
BOŞANAN KADINLARDA ŞİDDET DAHA YÜKSEK
Konuşmasında Türkiye’de kadınlara yönelik şiddet araştırmalarının verilerini de paylaşan
Prof. Dr. Adak, evli ve boşanmış kadınlar arasındaki şiddet oranlarına dikkat çekti. Evli
kadınların yüzde 26’sının, boşanmış kadınların ise yüzde 62’sinin psikolojik şiddet gördüğünü,
ekonomik ve fiziksel şiddet oranlarında da boşanmış kadınların yine daha çok şiddete maruz
kaldığını bildirdi. Bu verilerin, boşanmış olmanın doğrudan şiddete maruz kalma ihtimalini
artırdığını gösterdiğini belirten Adak, “Kadınlar şiddet gördüğü için boşanıyor; ancak
boşandığı için de şiddet görmeye devam edebiliyor. Bu döngüyü kırmak ise ne yazık ki
sanıldığı kadar kolay değil” ifadelerini kullandı.
ERKEK EGEMEN TOPLUMDA KADIN OLMAK
Panelin son konuşmacısı Hukukçu Figen Çalıkuşu, “Erkek egemen toplumda kadın olmak
nasıldır?” sorusuyla konuşmasını sürdürerek; “Erkek egemen bir toplumda zamanla bazı
şeyler değişebilir; ancak özünde erkek, kendisine hak gördüğünü kadına yasak görür” dedi.
Kadınlara yönelik şiddet ve yargı süreçlerine de dikkat çekerek, tahrik indirimlerine de
değindi. Erkek egemen toplumda yetişen birinin, kendisini bir kadının yerine koyamayacağını;
kadının gözünden bakamayacağını da sözlerine ekledi.
BİZ BUNU BAŞARAMADIK
Kadınların cinsiyetçi bir sistem fanusu içine hapsedildiğini belirterek konuşmasını sürdüren
Çalıkuşu, “Bugün 5 Aralık” diyerek, Atatürk’ün, 5 Aralık’ta kanunun kabul edilmesinin hemen
ardından söylediği bir sözü hatırlattı. “Bu sözü özellikle önemsiyorum. Atatürk o
konuşmasında sıcağı sıcağına şöyle diyor: ‘Kadına Seçme ve Seçilme Hakkı Kanunu, Türk
kadınına sosyal ve siyasi hayatta bütün milletlerin üstünde yer vermiştir. Belli ki Mustafa
Kemal Atatürk şunu düşündü: Eğer kadın seçme ve seçilme hakkına kavuşursa, toplum sosyal
hayatta da büyük bir dönüşümü başaracaktır. Ama biz bunu başaramadık” dedi.