TÜİK’LE YOKSULLUK ÜRETİLİYOR,
BU OYUNDA YALANCI BULUNDU!
Bu yalanın merkezinde TÜİK vardır. TÜİK’in başına çöreklenen siyasi akıl, halkı gerçek enflasyondan, hak ettiği gelirden ve insanca yaşamdan mahrum etmektedir. Bu sadece bir bürokratik manipülasyon değil, açık bir sosyal kıyımdır. Diyen Kamacı; Geçtiğimiz hafta Diyanet’in cuma hutbesinde şöyle yazıyordu: “Rızıkta adalet yoksa orada kul hakkı vardır.” Biz de soruyoruz: Bu ülkeyi yönetenler, bu hutbeyi okurken hiç mi yüzleri kızarmadı? diye sordu.
HALKIMIZ UYDURULMUŞ VERİLERLE YAŞIYOR
Bakın rakamlar ortada diye belirten Kamacı; “ENAG verilerine göre ise Haziran ayında yıllık enflasyonu %68,68 açıklarken, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Haziran ayı enflasyon oranını TÜİK: %35,05 olarak açıkladı. Gerçekle yalan arasında tam 40 bin lira fark var. Eğer emekli maaşları ENAG’a göre artsaydı bugün 55 bin lira olacaktı. Ama TÜİK’in makyajlı verileriyle 14.500 liraya mahkûm edildiler. Bu bir hata değil, açıkça bir ekonomik kırımdır. Daha da acısı şu: TÜİK sadece emekliyi değil, asgari ücretliyi, memuru, engelliyi, yaşlıyı ve sosyal yardımlarla geçinen milyonları doğrudan etkiliyor. Bugün bu ülkede yaklaşık 65 milyon yurttaş TÜİK’in uydurduğu verilerle yaşamaya mahkûm ediliyor” dedi.
Geçtiğimiz günlerde hükümet, NATO’nun savunma harcamaları çağrısına koşulsuz uyduğunu hatırlatan Kamacı; “GSYH’nin %5’i savunmaya ayrılacak dediler. Peki o tanklar nerede? O uçaklar neden hâlâ çizim masasında? Yıllardır aynı nakarat: “Altay geliyor, Kaan havalanıyor.” Ama ne gelen var, ne giden! Türkiye hayallerle yönetiliyor. Hayali tanklara, hayali uçaklara milyarlar ayrılırken; emekli pazarda üç domates alamıyor, eczane kuyruğunda bekliyor. Saray israf yaparken, halk çöplerden yiyecek topluyor” diye hatırlatmada bulundu.
GERÇEK VERİLERLE, ADALETLİ BİR TÜRKİYE İNŞA EDİLECEK
Kamacı açıklamasının devamında; “CHP olarak çözümümüz nettir: “TÜİK siyasi etkiden arındırılmalı ve özerk hale getirilmeli, Bilimsel denetime açılmalı, Gerçek veriler kamuoyuna açıklanmalı, Tüm bütçeler ve maaşlar bu gerçekliğe göre yeniden planlanmalıdır. Biz bu tiyatronun figüranı olmayacağız. Yalancının kim olduğunu ilan ediyoruz. Bu düzen değişecek, halkın iktidarı gelecek. Gerçek verilerle, adaletli bir Türkiye inşa edilecek” diye belirtti.