Mustafa Erdem yaptığı açıklamada; “Millet iradesine ve demokrasiye yapılan bir darbe ile Cumhuriyet Halk Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını protesto ettiği için cezaevinde olan 299 üniversite öğrencisi, içinde bulunduğumuz hafta itibarıyla başlayan sınavlara girememiştir. Bu nedenle, eğitim hayatlarının aksamaması adına, sınavlar bitmeden evvel serbest bırakılmaları ve okullar tarafından sınavların ertelenmesi beklenmektedir. Ayrıca, tutuklu öğrencilerin gözaltına alındıkları süreler boyunca ders notlarını içeren materyallere erişimlerinin sağlanmadığına ilişkin iddialar kamuoyuna yansımıştır.
Anayasamızın 42. maddesi ile güvence altına alınan eğitim hakkını devlet hiçbir şekilde engelleyemez. Devlet cezaevindeki öğrencilerin eğitim hakkını korumak zorundadır.
Bu çocuklar kaçma şüphesi olmamasına, aktif bir eğitim hayatlarının olmasına rağmen günlerdir tutuklu yargılanıyorlar. Tutuklu yargılanmalarının hukuki bir dayanağı yoktur. Yargıyı siyasetin maşası yapanlara bu millet, bedelini çok ağır bir şekilde ödetecektir.
Üstelik üniversite yönetimlerine Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) tarafından, yine anayasal haklarını kullanarak tutuklu öğrencilerin eğitim hakkını savunan ve yapılan haksızlıkları protesto eden öğrenciler ve akademisyenler için tehdit niteliğinde bir duyuru yayınlanmıştır. YÖK, “Anayasal bir hak olan eğitim ve öğretim faaliyetlerini engelleyen veya boykot edenlerle birlikte bu kişilere destek olan akademik ve idari personel ve öğrenciler hakkında adli ve idari işlemler yapıp bize bildirin” diyor. Dışarıdaki öğrencilerin anayasal eğitim hakkı içerdekilerin de hakkı değil midir? Tam da bu protesto ediliyor zaten. Kanunlarımızı işlerine geldiği gibi uygulayan bu çürük sistemde AKP iktidarının gençlerimizin geleceğiyle oynamasına izin vermeyeceğiz! Bu haksız uygulamalar yüzünden okulu uzayanlar olacaktır; bu kabul edilemez. Gençler derhal serbest bırakılmalı, devlet eliyle eğitim hakkından mahrum bırakılamazlar!” dedi.
Antalya Milletvekili Mustafa Erdem’in soru önergesinde Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a yönelttiği sorular şöyle:
1. Tutuklu öğrencilerin sınavlara hazırlanmak için ihtiyaç duydukları ders notlarına erişemediği iddiaları doğru mudur? Doğru ise gerekçesi nedir?
2. 19 Mart itibarıyla başlayan eylemelerle ilişkili olarak tutuklanan kişilerin Anayasamızın 42. maddesi ile güvence altına alınmış olan eğitim haklarına erişebilmeleri adına, nasıl bir düzenlenme yapılması planlanmaktadır?
3. Yargılama süreci devam eden bu kişilerin haklarında verilmiş kesin bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kişilerin, anayasamızın ve ceza kanunlarının en temel karinesi olan masumiyet karinesi uyarınca tüm anayasal haklarına erişimlerinin sağlanması gerekirken; sınavlara girmeleri ve hazırlanmalarının engellenmesi devletin bir tür cezalandırma politikasından mı kaynaklanmaktadır?
4. Bu kişilerin tutuklu bulundukları cezaevlerinde, derslere katılmaları sağlanmakta mıdır? Bu konuda ne tür imkanlar sağlanmaktadır?
5. Bu kişilerin sabit ikametgâh sahibi, üniversite öğrencisi, aile üyeleri ve kendileri suçsuz iken, bu şartlarda tutuklu yargılanmalarının gerekçesi nedir?
