10080,30%1,33
39,82% 0,04
46,90% -0,11
4278,83% 1,21
6852,92% 3,13
Hazırlanan ve Meclis’e sunulan kanunun, meslek kanunu olarak görülemeyeceğini kaydeden Saadet
Partisi Antalya İl Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Bilgin, hazırlanan kanun teklifinin öğretmenlere
saygıyı artırmaktan ziyade öğretmenlerin kaygısının artmasına sebep olacağını ifade ederek,
“Hükümet ve AK Parti, toplumun birçok kesiminin dile getirdiği aday öğretmenliğe, mülakat
uygulamasına yönelik tepkilere hak vermediğini kanun teklifiyle teyit ediyor. Sözleşmeli öğretmenliği
kaldırmayan, sözleşmeli, kadrolu öğretmen kaynaklı ayırımları bitirme vaadini unutan, Öğretmenlik
Meslek Kanunu adı altında öğretmenlik mesleğine yönelik kapsamlı bir ayrımcılık üretiliyor” diye
konuştu.
Meslek kanununun içeriğinin yeterli olmadığını ifade eden Bilgin, Meclis’e sunulan kanun önerisi ile
öğretmenlerin haklarında iyileştirme yapılmadığını kaydederek, “Öğretmenliğe, mesleğe, mesleğin
gereklerine, öğretmen yetiştirme süreçlerine, kariyer basamaklarına, öğretmenlerin mali, sosyal ve
özlük haklarına, atama ve yer değiştirme kurallarına, ödül ve disiplin uygulamalarına, eğitim
yöneticiliği konumuna ve teşvik kurgularına yönelik bütüncül çerçeve oluşturan bir yasal düzenleme
niteliği yok. Esasen sayılan bu konu başlıklarının birçoğuyla ilgili olarak kanun teklifinin içeriğinde
madde bir tarafa cümleye hatta kelimeye dahi yer verilmemiş. Sözün özü, anlaşılan o ki;
öğretmenlerin emeğini yok saymakta mahir hükümet, öğretmenlik mesleğini yok saymak
noktasındaki maharetini de ‘Meslek Kanunu’ ile ispatlamaya çalışıyor” diye belirtti.
Kanun teklifinde kıdem ile ilgili maddeleri hatırlatan Bilgin, kariyer basamakları vaadinin sadece
söylemden ibaret olduğunun altını çizerek, “Öğretmen olmak için iki yıla kadar, uzman olmak için on
yıl, başöğretmen olmak için yirmi yıllık hizmet süresi yanında sınav şartı getiriliyor. Aynı kanunun bir
hükmünde öğretmenlerin ihtisası var fakat bir başka maddesinde ise bunun kanun nezdinde itibarı
yok. Çocuklarımızı ve gençlerimizi hayata hazırlamak yerine kariyer için sınava hazırlanmak baskısına
maruz bırakılıyor öğretmenlerimiz. Bunun yanı sıra gönül almak gösterisiyle zaman kazanmak
kurnazlığı yapılıyor. Ek gösterge vaadi yasada hükme geçiriliyor fakat hayata geçmesi 1 Ocak 2023’e
erteleniyor. Neden 1 Ocak 2023 sorusunun cevabı da verilemiyor” diye belirtti.
Kanun teklifinde sadece kamuda çalışan öğretmenler ile ilgili düzenlemelerin bulunduğunu ancak özel
kurumlarda çalışan öğretmenlerin yok sayıldığını hatırlatan Bilgin, açıklamasında “Özel okulları
noktasında fiyatlara müdahale edebilen, öğrencilere yönelik teşvik ödemesi gerçekleştiren sistem, bu
kurumlardaki öğretmenleri meslek kanunu kapsamında el almıyor. Bir anlamda özel okullardaki
öğretmenlerin öğretmen sıfatına son veriyor ve sayıları yüz bini aşan öğretmeni öğretmen olarak
kabul etmiyor. Bu haliyle kanun, Öğretmenlik Meslek Kanunu olmaktan ziyade kamu görevlisi sıfatıyla
MEB ve diğer kurumlarda görev yapan öğretmen unvanlı personelin hizmet esaslarını düzenleyen
‘kanunlaştırılarak güçlendirilmiş hizmet yönetmeliği’ vasfını taşıyor” ifadelerine yer verdi.