Akseki Belediye Meclisi Şubat ayı olağan toplantısı, Cengiz Holding'e ait alüminyum boksit maden ocağının kapasite artırımına tepki göstermek amacı ile maden ocağının bulunduğu Değirmenlik Mahallesi'nde düzenlendi.
Meclis toplantısında konuşan Belediye Başkanı İlkay Akca, "giden geri gelmeyecek" diyerek maden ocağındaki kapasite artırımına tepki gösterdi.
Başkan İlkay Akca, şunları söyledi:
"Yapılması planlanan alüminyum boksit maden ocağı yaklaşık 630 futbol sahası büyüklüğünde bir alanı kapsıyor. Açık alanda yapılacak maden çıkarma işlemi, yüzeyin sert olması sebebiyle delme ve patlatma ile çıkarılacak bölgedeki ağaçlar tamamen kesilecek, bölgemiz çölleşecek dolayısıyla kuraklaşacak. Hafriyat tozları ve patlamaların neden olduğu sarsıntılar, bölgemizde yetişen ürünleri ve arazileri tehdit etmektedir. Kapalı devre sulama sistemleri risk altındadır ve bölgenin geçim kaynakları ciddi tehlikeyle karşı karşıyadır. Değirmenlik mahallemizle beraber Salihler, Süleymaniye ve Cevizli mahallelerimizde aynı tehlike altındadır. Tarihi düğmeli evleri, medresesi ve şelalesiyle tanınan köyümüz, turistik bir cazibe merkezi olma özelliğini kaybedecektir. Bölge, madenciliğin etkisiyle sanayi bölgesine dönüşecek ve binlerce yıllık kültürel miras zarar görecektir.
"Bölgede yaşayan türlerin varlığını sürdürmesi neredeyse imkânsız hale gelecektir"
Patlamalar ve madencilik faaliyetlerinde, evlerimiz hasar görecek karstik su kaynaklarını da ciddi şekilde etkileyecek; bu durum sadece tarımı değil, bölgedeki tüm yaşamı olumsuz etkileyecektir. Yüzlerce hektar ormanlık alanın yok edilmesi, bölgedeki doğal dengenin bozulmasına ve karbon tutma kapasitesinin azalmasına neden olacaktır. Proje, Giden Gelmez Dağları Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nın sınırlarını ihlal ederek, yaban keçisi gibi koruma altındaki türlerin yaşam alanlarını tehdit etmektedir. Bölgede yaşayan boz ayılar, porsuklar ve sansarlar gibi türlerin varlığını sürdürmesi neredeyse imkânsız hale gelecektir.
"Proje, bu biyolojik çeşitliliği ortadan kaldıracaktır"
Giden Gelmez Dağları’nda 32’si endemik olmak üzere toplam 253 bitki türü bulunmaktadır. Bunlardan 2’si kritik derecede tehlike altındadır. Koruma altına alınan 3 nadir tür de bu alanda yetişmektedir. Proje, bu biyolojik çeşitliliği ortadan kaldıracaktır. Antalya İl Çevre Müdürlüğü başta olmak üzere tüm yetkililere sesleniyoruz: Bu projenin doğaya, yaban hayatına, kültürel mirasa ve insan yaşamına vereceği zararları dikkate alın. Doğanın korunması, hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu toprakları korumak ve gelecek nesillere aktarmak için, bu projeye karşı mücadeleye devam edilecektir. Herkesi doğayı savunma mücadelesine katılmaya ve destek olmaya davet ediyoruz. Ciğerlerimize dokunmayın yoksa giden geri gelmeyecek."
